Din
inancı, toplumları sorunsuzca bir arada tutma/yönetme ve bir amaç doğrultusunda
birleştirme maksadıyla, devlet adamlığı rolünün yanında din adamlığını da yöneten
kişi veya kişilerin (Hanedan) bünyesinde toplamıştır. Bu sayede insanlık
tarihinde, bugün bile yapılması meşakkatli olan Mısır Piramitleri gibi bazı
uygarlık eserleri ortaya çıkmıştır. Sonraları din ve devlet adamları ayrılarak
güç erkleri ortaya çıkmıştır. Din adamları, zamanla güçlenmiş ve devlet
adamlarını atama ve görevden alma yetkilerini ele almışlardır. Tarihte din
adamları ile devlet adamlarının sık sık kanlı çıkar çatışmaları içinde olduğu görülmüştür.
Günümüzde Akdeniz havzasından çıkan ve adına demokrasi denilen kavramla, din
kültü ile çatışmasına şahit olmaktayız. İnsanlık açlık gibi en büyük düşmanı
yendiğinden farklı düşmanlar oluşturarak bu iki yönetimin karması arasında toplumsal yaşantımız akıp gitmektedir. Ancak, günümüzde eskisi gibi savaşlarda
ölmekten daha çok kapitalizm sisteminin bize dayattığı okul – iş - spor arasında
intihar etme (Kendi kendini yok etme) eyleminin arttığı görülmektedir. İnsanoğlu
bu dünyadaki varlığını bilimle tekrar sorgulayarak yeni bir evrilmeye doğru
hızla yol almaktadır. Quantum bilgisayarların gücüyle, bilgiyi işleme hızını arttıran
insanlık, gelecekte insan ve teknoloji ayakları üzerinde bambaşka bir dünyaya
yelken açmaya hazırlanmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder